Türk sinemasının efsane oyuncularından Kemal Sunal, 3 Temmuz 2000 tarihinde hayata gözlerini yumsa da sinemaları hala milyonlarca insan tarafından izleniyor. Kemal Sunal, geçtiğimiz temmuz ayında vefatının 22’nci yılında Zincirlikuyu Mezarlığı’ndaki kabri başında anılmıştı.
Kızı Ezo Sunal, oğlu Ali Sunal, eşi Nazlı Sunal ile aile yakınları ve sevenlerin katıldığı anma öncesinde, Ali Sunal basın mensuplarının sorularını yanıtlamıştı.
44 yaşındaki Ali Sunal, şu sözleri kullanmıştı:
Zaman nasıl geçti anlamıyor insan, daha da duygusallaşıyor. 22 Yıl üzere geçmedi bizim için. Hala aklımızda, hala Fazla sıcak. Bu ortada çocukluğumuzun üstün kahramanlarından Cüneyt Arkın’a da buradan rahmet diliyorum, yeri cennet olsun. Hakikaten benim kahramanlarımdan biriydi. Onunla fotoğrafımı ararken sünnet düğününü, o albümü buldum. Onunla bir fotoğrafımı paylaştım. Onu koyunca babamla ikimizin de bir fotoğrafını buldum. Onu da paylaştım. çok hoş şeyler yaşanmış, geriye hoş anılar kalmış. Zira hoş beşerlerle yaşanmış. O yüzden de şanslı hissediyoruz kendimizi. fakat acı, Misli bir özlem var. Yerleri cennet olsun.
“DAHA DA ARTARAK DEVAM EDEN BİR HASRETLE ANIYORUZ”
Ezo Sunal ise, “22 Yıl deyince güya Fazla Vakit geçmiş üzere geliyor fakat her Yıl daha da artarak devam eden bir hasretle anıyoruz. Ve görüyorum ki sevenleri de o halde. Daima tıpkı şeyi söylüyorum, iri bir aileyiz. Arayan, bildiri atan, toplumsal medyadan paylaşımlarıyla takviye olan, dua eden herkese de buradan Fazla sevgilerimi yolluyorum. çok teşekkür ediyorum” diye konuşmuştu.
“İYİ Kİ DOĞDUN KEMAL”
Gül Sunal, 55 yaşındayken hayata veda eden eşini 78’inci doğum gününde andı. Sunal paylaşımına “11 Kasım…. Âlâ ki doğdun Kemal .. Yeterli ki varsın… Daha Fazla gülecektik, temel artık gülecektik…” notunu düştü.
Sunal’ın paylaşımına oğlu Ali Sunal “Annemmmm” yazarken kızı Ezo kalp emojisi bıraktı.
KEMAL SUNAL’IN ÖLÜMÜ
Kemal Sunal, hayatı boyunca yaptığı seyahatlerde ebediyen kara taşıtlarını tercih etmiş, tayyare ve deniz taşıtlarından korktuğunu lisana getirmiştir. Çeşitli şenliklerde, Ödül merasimlerine kara taşıtıyla yetişemeyen sanatkarın tayyare fobisi hayatı boyunca yenemediği bir korkusu olarak kalmıştır. 3 Temmuz 2000 tarihinde, ‘Balalayka’ isimli sinemanın çekimleri için bindiği Trabzon uçağında kalp krizi geçirmiştir.
Ölümüne bir sıra ihmaller zincirinin neden olduğu düşünülmektedir. Zeki Alasya, Sunal’ın vefatıyla ilgili görüşünü şöyle lisana getirmiştir; “Kimseleri sinemanın çekileceği yere otobüsle gitmek sorununda bırakmamak için kendini zorlayarak bindi o uçağa, imkanı yok binmez.”
Yorum Yok